“Öyle bir yöntem buldular ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yaptıkları her operasyonda ortalama 50 kişilik hasat topluyorlar!”

Gazeteci Orhan Bursalı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyonlarda savcılığa belge gerekmediğini vurgulayarak, “Önemli olan, CHP’li belediyeleri tutuklamak için bahane bulmak. Her operasyonda bir itirafçı ele geçirip onu kullanarak yeni operasyonları başlatma yöntemini keşfetmişler.” ifadelerini kullandı.
“Öyle bir yöntem buldular ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yaptıkları her operasyonda ortalama 50 kişilik hasat topluyorlar!”

Bursalı, Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan “Çığırından çıkma hali ve askeri anayasa masalı” başlıklı yazısında devletle ve AKP’li belediyelerle her türlü alengirli işler çeviren iş adamı kılıklı birinin kuyruğundan yakalandığını ve kendisine “Öt bakalım!” dendiğini belirtti.

Gazeteci Orhan Bursalı, söz konusu iş adamına CHP’li belediyeleri nasıl suçlayacağı konusunda bir yol haritası gösterildiğini öngörerek, “Çok tipik, ‘Rüşvet vermeden hak edişimi vermiyorlar’, en basitinden suçlama. Bu yeter, zaten savcılığa belge gerekmiyor, önemli olan CHP’li belediye çalışanlarını tutuklamak için bahane bulmak. Her operasyonda bir itirafçı ele geçirip onu kullanarak yeni operasyonları başlatma yöntemini keşfetmişler. Fena bir yöntem değil, her operasyonda ortalama 50 kişilik bir hasat veriyor!” ifadelerini kullandı.

Gazeteci Can Ataklı ise Nefes gazetesinde yayımlanan “Sıkıştıkça vuruyorlar” başlıklı yazısında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan beşinci dalga operasyonun bir iş insanının etkin pişmanlıktan yararlanması sonucu yapıldığını belirterek, “Bu iş insanı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra AKP’li belediyelerden de devletten de ihaleler almış. Ancak bu kişi sadece CHP’li belediyelerle iş yaptığında yolsuzluğa bulaşmış, AKP’den ve devletten ihale alırken ise çok namuslu olmuş!” görüşünü paylaştı.

Can Ataklı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyonların ardı arkasının kesilmemesinin nedeninin ise bir yolsuzluğun hesabının sorulması değil, giderek oy yitiren AKP’nin panik içinde saldırıya geçmesi olduğunu belirtti. Ataklı, Abdullah Öcalan’la yapılan anlaşmadan sonra iktidarın oylarının artacağını düşündüğünü dile getirerek, “Ancak görünen o ki halaylar çekilmesine rağmen oylarda bir yükselme yok. Böyle olması AKP’de ciddi bir telaş yaratıyor. Bu nedenle ‘En iyi savunma saldırıdır’ sözünden yola çıkarak ve tabii ki devletin gücünü sonuna kadar kullanarak operasyon üzerine operasyon yapıyorlar.” ifadelerini kullandı.